Gastronomi sektöründe faaliyet gösteren üyelerinin çok zor günler geçirdiğini aktaran Başkan Yıldırım, yüksek kira bedellerinin de kapalı oldukları süre zarfında bellerini iyice büktüğünü söyledi. Yıldırım, “Bu süreç elbet geçecek fakat ardında bir enkaz bırakmaması için her birimizin elini taşın altına koyması gerekiyor. Biz GTO olarak varımızı yoğumuzu üyelerimiz için, onların yaralarını sarabilmek için seferber ettik. Bu seferberliğe herkes dâhil olmalı” dedi.
Covid-19 salgını olmasaydı Gaziantep’in hem ticaret hem turizm hem de tanıtım alanında lokomotif sektörü olan gastronomi sektörü için bu dönemde en hareketli günler yaşanacaktı. Sektörün böyle bir dönemi kapalı olarak geçirdiğini, Ramazan ayı sonrasında yazın da zararlarının devam edeceğini vurgulayan Başkan Yıldırım, sektörde faaliyet gösteren esnafların mülk sahiplerince desteklenmesinin zorunlu olduğunu belirtti.
YILDIRIM: GASTRONOMİ SEKTÖRÜ TEMSİLCİLERİMİZ FAZLASIYLA ZARARDA
Yaptığı açıklamada Covid-19 salgınının yaralarını hep birlikte sarabileceklerini ifade eden Yıldırım, “Devletimiz salgınla mücadele sürecini çok iyi yürütüyor. Tahmin edilenden de daha hızlı yol alınıyor. Bu süreç elbet geçecek fakat ardında bir enkaz bırakmaması için her birimizin elini taşın altına koyması gerekiyor. Biz GTO olarak varımızı yoğumuzu üyelerimiz için, onların yaralarını sarabilmek için seferber ettik. Bu seferberliğe herkes dâhil olmalı.” dedi
BOŞ KALAN MÜLKÜN KİME NE FAYDASI VAR?
Gastronomi sektöründe faaliyet gösteren üyelerinin çok zor günler geçirdiğini aktaran Başkan Yıldırım, yüksek kira Jojobet bedellerinin de kapalı oldukları süre zarfında bellerini iyice büktüğünü söyleyerek şu şekilde devam etti: “Gastronomi sektörü temsilcilerimiz fazlasıyla zararda. Ramazan ayında iş yapamadılar. Kentin turizm sezonu olan bahar aylarını kapalı bir şekilde geçiriyorlar. En yoğun geçirecekleri dönemleri büyük zararla geçirecekler. Birbirimize destek olmak için ne olmasını bekliyoruz. Herkes üzerine düşeni yapmalı. Bugün belki kiranı alabiliyorsun fakat yarın bu sektör bir çıkmaza girdiğinde kiranı nasıl alacaksın? Boş kalan mülkün kime ne faydası var? Her fırsatta mülk sahiplerimize çağrıda bulundum. Bu süreci ancak birlik ve beraberlikle aşabiliriz. Biz bize yeteriz diyebilmemiz için eller taşın altına girebilmeli. Bir restorana, lokantaya mülkünü kiraya veren mal sahibinden ricamız bu süreç atlatılana kadar kiracılarına destek olmaları. 10 yıl kirasını tıkır tıkır aldığı kişiden böyle bir felaket döneminde birkaç ay kira almamak çok mu zor? Diyelim ki zor. Yapabildiği kadar indirim yapmak, bir nebze olsun katkıda bulunmak da mı zor? Üyelerimiz yıllarca tıkır tıkır kira ödedi. Şimdi de vefa zamanı, destek zamanı. Gelin bu zor zamanı birbirimize destek olarak atlatalım. Belki birkaç ay kira almamak mülk sahiplerimizi zarara sokacak. Ama emin olsunlar bu zarar değil. Ayakta tutmak için omuz attığı kiracısı işleri yoluna girdiğinde kazandırmaya devam edecek. Ama bir esnafın batması demek bir dükkânın tamamen boş kalması demek…”