COVID-19 salgınının ekonomide yarattığı tahribatın boyutunun azaltılması ve işsizliğin artmaması için art arda alınan teşvik tedbirlerinin süresinin uzatılmasının tartışıldığı günlerde, İşsizlik Sigortası Fonu için yapılan kesintilerde artışa gidilme hazırlıkları iş dünyasında deprem etkisi yarattı. Bir çok işveren istihdam paketinde böyle bir düzenleme yer alması halinde, işsizliğin azaltılması bir yana tam tersine ciddi anlamda işsizlik artışı yaşanacağı uyarısında bulundular.
Net maaşı gerekçe gösterdiler
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kabine toplantısı ardından duyurduğu, İstihdam Kalkanı Paketi üzerinde hazırlıklar teknik düzeyde sürdürülürken, pakete konulması düşünülen İşsizlik Sigortası Fonu paylarının artırılmasına ilişkin düzenleme iş dünyasında büyük tepkiye neden oldu.
DÜNYA’nın edindiği bilgilere göre, halen işverenden yüzde 2, işçiden yüzde 1 düzeyinde kesilen İşsizlik Sigortası Fonu payının, en azından yılbaşına kadar iki katına çıkarılması öngörülüyor. Yani işveren payı yüzde 4, işçi payı ise yüzde 2 olacak. Her ne kadar kanunda bu payın işçi ve işverenden ayrı ayrı alınması öngörülse de fiili durumda, Türkiye’de iş sözleşmelerinin çok önemli bölümü net maaş üzerinden yapıldığı için bu payın tamamını işveren üstleniyor. Başka bir ifade ile işverenin İşsizlik Sigortası Fonu yükümlülüğü eğer taslak aynen kanunlaşırsa bu kesinti bir süreliğine yüzde 3’ten yüzde 6’ya çıkacak.
Salgınla mücadele ederken…
DÜNYA’ya bilgi veren iş dünyası temsilcileri, istihdamı artırmak amacıyla çeşitli teşviklerin öngörüldüğü pakette, işverene yeni yükümlülükler getirilmesini çok anlamsız bulduklarını belirterek, bunun geri dönülemez sıkıntılar yaratacağı uyarısında bulundular.
Fiili durumda yapılan anlaşmalar gereği işçi payının da zaten işveren tarafından ödendiğinin altını çizen temsilciler, “COVID-19 döneminde zaten işyerlerinin bir çoğu kapandı, açık olanların işleri de neredeyse durma noktasındaydı. Yani işletmeler, çeşitli finansman destekleriyle ayakta durmaya çalışırken ve daha da destek beklentisindeyken, böylesine bir sürpriz uygulama Aresbet karşısında açıkçası çok şaşırdık” ifadelerini kullandılar.
Cumhurbaşkanı’na çağrı
Van Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Necdet Takva, resmi metni görmemekle birlikte işveren payının artırılacağına ilişkin hazırlıkları üzülerek okuduklarını söyledi. Takva, “İşçi-işveren işyerimizi ayakta tutmak için kenetlendiğimiz bu salgın döneminde işgücü maliyetlerinin artırılmasının istihdamı azaltıcı, işsizliği artırıcı etkisi olacaktır” diye konuştu.
“Sayın Cumhurbaşkanımızdan talebimiz bu yanlış adımdan vazgeçilmesi ve işgücü maliyetlerinin artırılmamasıdır” diyen Takva, “Yeni normalleşme sürecinde iş dünyasını yeni maliyetle karşı karşıya bırakacak uygulamalardan imtina etmek gerekiyor. Aslında Türkiye, salgın döneminde İşsizlik Sigortası Fonu’nu çok iyi kullandı. İşçi ve işveren üzerine yeni maliyetler getirecek yaklaşımları mesafeyle karşılıyoruz” ifadelerini kullandı.
Sendikalardan ‘Kıdem Tazminatıma Dokunma’ tepkisi
Mevzuat metni olarak henüz netleşmeyen ancak ekonomi yönetiminin, “A’dan Z’ye Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi” başlığıyla duyurduğu sisteme hem işveren hem işçi tarafının tepkisi var. Bu konuda işçi kesimini temsil eden ve aslında bir çok konuda görüş ayrılığı bulunan DİSK ve TÜRK-İŞ, sosyal medyada “kıdem tazminatıma dokunma” başlığında ortak tepkilerini dile getirdiler. Edinilen bilgilere göre hem DİSK, hem de TÜRK-İŞ önceki gün yapılan bilgilendirme toplantısında, kıdem tazminatının kırmızı çizgi olduğu gerekçesiyle düzenlemeye sert tepki gösterdiler. Bugüne kadar bir çok fon sistemine temel olarak karşı çıkan iş dünyası, kıdem tazminatı ve Tamamlayıcı Emeklilik Sisteminin öngördüğü fon sisteminin, mevcut maliyetleri daha da artıracağı gerekçesiyle sisteme karşı çıkıyor. DÜNYA’ya bilgi veren kaynaklar, “Bu iş için firma bünyesinde fon oluşturan şirketleri bir kenara bırakırsak özellikle KOBİ düzeyindeki firmalar, kıdem tazminatı meselesini işçi emekli olduğu dönemde bir şekilde ödüyorlar. Kötü niyetli olan veya ekonomik sıkıntıda olanlar ise bir şekilde bunu ödemekten imtina ediyorlar. Ancak bunun için bir fon oluşturularak her ay en az yüzde 5.33 oranında kesinti yapılmasına özellikle küçük şirketler olmak üzere tüm şirketler karşı çıkıyor. Çünkü fonu kendi ayıran şirketler, topladıkları parayı zaten işçi emekli olana kadar şirketin finansmanında kullanıyorlar” dediler.