Her başarılı ödeme çözümünde güvenilir ve kolay kimlik doğrulama süreci önem taşıyor. Ödeme sürecindeki tüm katılımcılar, ödeme yapan kişinin, olduğunu iddia ettiği kişi olduğundan emin olmalı. Kimliklerin güvenli bir şekilde doğrulanabilmesi, ödeme sistemlerinde hile ihtimalini oldukça düşürüyor. Ancak bunun sonucunda tüketiciler kaçınılmaz olarak daha yüksek ücretler, satış yapanlar daha fazla transfer ücreti ödüyor ve finansal hizmet sağlayıcılar için maliyet daha yüksek oluyor.
Ödeme araçlarının yıllar içindeki dönüşüm sürecinde, kimlik doğrulamak için birçok yöntemin kullanıldığını gördük. Şu an kredi kartınıza baktığınızda, bu mekanizmaların geçmişini görebilirsiniz. Kredi kartları, ilk dönemlerinde müşterilerin kart sahibi matadorbet giriş olduğunun tespit edilmesi için imzayı zorunlu kılıyordu. Bu süreçte ödemeyi alan mağaza sahipleri, kart üzerindeki imzaya benzemediği gerekçesiyle imzaları geçersiz kabul edip satışı gerçekleştirmeyebiliyordu.
Ticaret fiziki mağazalardan uzaklaşmaya başladıkça, kart doğrulama değeri ya da güvenlik kodu (CVV) önemli bir doğrulama mekanizması halini aldı. Böylelikle kartı kullanarak alışveriş yapan kişilerin, kartın sahibi olduğu anlaşılıyordu. Kimlik doğrulama sistemleri, çip kartların ve PIN (kişisel doğrulama numarası kodlarının kullanılmaya başlanmasıyla, dönüşmeye devam etti. Bu yöntemde ise kart sahibi, kartın çipini bir okuyucuya göstererek gerekli PIN kodunu giriyordu.
Finansal hizmetler ve ödeme alanında görülen hızlı dönüşümün sonucunda, bugün mobil ödemelerle karşı karşıyayız. Mobil ödemeler popülerlik ve kabul görmeye başlarken, özellikle de pandemi sürecinde, ödemelerin giderek daha temassız yöntemlere kaydığını gördük. Buna kimlik doğrulama adımı da dahil oldu. İlginç bir şekilde, son dönemdeki yenilikleri finansal hizmet sağlayıcıları değil, Apple, Google ve Amazon gibi büyük teknoloji şirketleri ortaya koyuyor.
Mobil cihazlar hayatlarımızın önemli bir kısmını oluştururken, Apple ve Google yavaş bir şekilde kimlik doğrulama süreçlerini normalleştirdi ve bunu bir alışkanlık haline getirdi. Yalnızca birkaç yıl içinde, PIN kodlarıyla başlayan kimlik doğrulama süreçleri, parmak izi ve yüz tanıma gibi biyometrik doğrulama yöntemlerine yöneldi. Biyometrik kimlik doğrulama şimdi günlük hayatımızın rutin parçalarından biri.
Forbes’un haberine göre yıllar içinde giderek daha fazla aktivite kişilerin mobil cihazları ve uygulamaları aracılığıyla dijital olarak yapılabilmeye başladı.
Ancak bunun temelinde, mobil hizmet sağlayıcısı ve tüketici arasında oluşan güven önemli bir rol oynadı. Akıllı telefonlar aracılığıyla kimlik doğrulama ise, tüm dünyada kabul gördü. Bu sürecin doğal bir parçası olarak, kişisel cihazlar aracılığıyla yapılan mobil ödemeler, şimdilerde satış noktasında (POS) hızlı ve kolay bir şekilde kimlik doğrulaması yapılabildiği için, kolayca gerçekleştirilebiliyor.
Amazon, online alışveriş alanında lider konumuna gelerek, Whole Foods ve Amazon Go mağazaları aracılığıyla temassız ödemeleri, fiziki mağazalara da taşıyor. Aslına bakılacak olursa Amazon Go mağazalarında, mağaza içi ödeme süreci tamamen ortadan kalkabilir. Alışveriş yapan tüketici Amazon hesabına giriş yaparak ve girişte oluşturulan QR kodunu okutarak, istediği ürünleri alarak mağazadan çıkabilir. “Satın alınan” ürünlerin ödemesi için ise mağaza ziyaretinden kısa bir süre sonra, fatura gönderiliyor.
Buna ek olarak Amazon son dönemde, kimlik doğrulamak için parmak izi okuma teknolojisi üzerinde çalıştığını duyurdu. Amazon bu teknolojinin lisansını diğer mağazalara da satmayı planlıyor. Eğer bu yöntem başarılı olursa, tüm dünyada parmak izi doğrulama kabul eden mağazalar ağı ortaya çıkabilir. İlginç bir şekilde, bir kısım satıcı Amazon’un parmak izi teknolojisini kabul ederken, diğerleri Apple ve Google Pay’in yüz tanıma ve parmak izi doğrulama sistemleriyle uyum sağlamasına imkan tanıyan Yakın Alan İletişimi (NFC) teknolojisiyle devam edebilir.
Tüketiciler ise, tercih ettikleri kimlik doğrulama mekanizmasına göre, nereden alışveriş yapacaklarına karar verebilirler. Bu biyometrik kimlik doğrulama metodları giderek yaygınlaştıkça ve mobil ödemelerle daha bağlantılı hale geldikçe, gelecekte MasterCard, Visa, American Express gibi ödeme yöntemlerini kabul eden mağazaların, biyometrik ödeme kabul ettiğini göreceğiz.