2018 ve 2019 yılında yaşanan sert dalgalanmaların ardından 2020’nin Türkiye’de piyasalar için daha olumlu ve sakin olabileceği beklentisi vardı ancak pandemi her şeyi alt üst etti.
2020’de de TL, dolar ve euro karşısında gelişen ülkeler arasında en çok değer kaybeden para birimlerinden biri oldu. Altın ise, sadece Türkiye’de değil tüm dünyada en çok öne çıkan yatırım aracı oldu.
Küresel alanda riskten kaçış eğilimi ve ABD başta olmak üzere merkez bankalarının faizleri tarihi düşük seviyelere çekip piyasalara boş para sunması, altın gibi güvenli limanlara yönelimi artırdı.
EN ÇOK ALTIN KAZANDIRDI
Yılbaşında 1517 dolar olan uluslararası spot piyasada altının ons fiyatı, bugün 1910 dolar seviyesinde. Üstüne, dolar/TL kurundaki artış da eklenince, altın bu yıl Türkiye’de en çok kazandıran yatırım aracı oldu.
Sene başında 290 TL olan gram altın fiyatı, bugün 477 TL seviyesinde, yani yüzde 64,5 oranında artıda.
31 Aralık 2019’da 10 bin TL’si ile altın alan bir yatırımcı, bugün itibarıyla 6450 TL artıda.
Türkiye’de geleneksel olarak en çok tercih edilen yatırım aracı olan altına talep, TL’de son yıllarda artan değer kaybı ve pandeminin de etkisiyle bu yıl patlamış durumda. Bu nedenle hem altın ithalatı hem de Darphane’nin altın üretimi rekor seviyelerde seyrediyor.
DOLAR VE EURO BU YIL DA KAZANDIRDI
Vatandaşın ekonominin gidişatını değerlendirirken bir tür barometre olarak gördüğü dolar/TL’de yıl başından bu yana artış oranı yüzde 30,4. Merkez Bankası (TCMB) rezervlerinden son 2 yılda yaklaşık 120 milyar dolarlık kaynak kullanılarak kur tutulmaya çalışılsa da TL bu yıl da gelişen ülke para birimleri arasında dolara karşı değer kaybında ikinci sıraya yerleşmiş durumda.
2020’ye 5,94 ile giren dolar/TL kuru, bugün 7,75 seviyelerinde. Kur geçen hafta 7,85 ile rekor seviyeyi görmüştü. Yıl başında 6,66 olan euro/TL ise bugün 9,14 seviyesinde.
Yılbaşında 10 bin TL’si ile dolar alan bir yatırımcı, bugün 3040 TL kazandı. Aynı miktar ile euro alanın kazancı ise 3720 TL.
BORSA BAŞLADIĞI NOKTADA
Borsa İstanbul’a bu yıl rekor bireysel yatırımcı ilgisi oldu. Merkezi Kayıt Kuruluşu (MKK) verilerine göre, Borsa İstanbul’da 2019 yılının tamamında 24 bin artan yatırımcı sayısı, 2020’nin 1 Ocak-5 Ekim döneminde 579 bin artarak 1 milyon 782 bin 533’e yükseldi. Ancak Borsa İstanbul’da BİST 100 endeksi, yılbaşında bulunduğu nokta (1159 puan) ile bugün (1160 puan) hemen hemen aynı seviyede bulunuyor. Ocak-eylül dönemi tüketici enflasyonunun yüzde 8,33 olduğu düşünülürse, BİST 100 endeksi reel olarak, yani enflasyondan arındırılmış haliyle, yatırımcısına kaybettirmiş durumda. Tabii bu durum genel endeks açısından değerli. Hisse bazında sert dalgalanmalar, büyük kayıp ve kazançlar mümkün.
MEVDUATA YATIRAN DA REELDE KAYBETTİ
Uzmanlar, TL’den dövize kaçışın temel gerekçelerinden biri olarak TL mevduata verilen faizin enflasyona kıyasla düşüklüğüne işaret ediyor. Nitekim, TCMB verilerine göre yılbaşında ortalama mevduat faizi yüzde 10,1 seviyelerinde idi. Yılbaşında 10 bin TL’sini mevduata yatıran bir yatırımcı, bugün yaklaşık 770 TL artıda. Ancak yıllık enflasyonun yüzde 11,75 seviyesinde olduğu düşünüldüğünde ve faiz gelirinden kesilen stopaj da eklendiğinde mevduat yatırımcısı reelde ekside. Yıl içinde temmuz sonunda yüzde 7,34’e kadar düşen mevduat faizi, TCMB’nin dövize kaçışın önüne geçmek için faizleri yükseltmeye başlamasıyla geçen hafta yüzde 10,68’e kadar yükseldi.